Türkçe cümlelerle karşılandığımız Erbil’deki yolculuğumuz devam ediyor.
Erbil’de benzin Türkiye’ye göre 5 kat daha ucuz.
Erbil’de benzinin litre fiyatı 500 Irak dinarı yani 80 kuruş. Biz de benzini böyle ucuz bulunca aracımızın benzin deposunu dolduruyoruz. Erbil’de araç sayısı fazla olunca benzin istasyonları dolu ve araçlar kuyrukta beklemek zorunda kalıyorlar.
Böylesi balık pişirme yöntemini ilk kez gördük.
Ortada yanan güçlü bir ateş, etrafında da kazıklar üzerine dikilmiş sıra sıra balıklar… Balıkların pişme süresi 1 saat 15 dakika. Balıkların üzerine yapıştırılmış notlarda da müşterilerin isimleri var. Odun ateşiyle pişen balığın tadına biz de bakıyoruz.
Papağanların fiyatları kelime bilgilerine göre değişiyor.
Erbil’in meşhur kuş pazarını geziyoruz. Pazar o kadar kalabalık ki yürümek de dahi zorlanıyoruz. Güvercinlerden papağanlara kadar her türlü kuş bu pazarda satılıyor. Papağanların fiyatları kelime bilgilerine göre değişiyor. Pazarda kuş haricinde keçi, deve kuşu gibi çok farklı çeşitte hayvanlar da satılıyor.
Erbilliler sabah kahvaltılarında haşlanmış fasulye ve nohut yiyorlar.
Sabah tandır ekmeği fırınından Nanı Kürdi’yi yani Kürt ekmeğini alanlar haşlanmış fasulye ve nohut almayı da ihmal etmiyor. Erbilliler haşlanmış fasulye ve nohudu çok seviyorlar. Seyyar tezgahta Haşlanmış nohut satışlarının fasulyeden daha fazla olduğunu öğreniyoruz.
Şanidar Park içerisinde teleferik olan parklardan.
Erbil’de parkların sayısı son yıllarda oldukça artmış. Şanidar Park bu parklardan bir tanesi. 3 tane parkı birbirine bağlayan teleferik yolcu taşımaya devam ediyor.
İbrahim Tatlıses’in şarkılarını okuduğu meşhur sanatçı Ayna’da.
Muhammed Ahmet Erbilli bölgenin en büyük sanatçılarından. İbrahim Tatlıses kendisinden 12 parça almış. Hem söz yazıp hem de bestelerini yapan Muhammed Ahmet Erbilli’den Ayna’ya özel parçalar dinliyoruz.
Erbil 2. bölümümüzün fragmanını izlemek için tıklayınız: http://www.youtube.com/watch?v=XymHe-BwYkA&feature=youtu.be