İsmini çok az duyduğumuz ülkelerden birindeyiz yine. Kahve ve çayları dünyaca meşhur. Rüşvet yok bu topraklarda. Ayna orta Afrika ülkesi Ruanda’yı sizler için geziyor.
Bu pazarda çok sayıda tezgah başında uyuyanlara rastlıyoruz.
Dallarından yeni kopmuş meyve ve sebzeler tartılıyor ve müşteriye taze taze ulaşıyor bu pazarda. Pazarcılar ise çekim esnasında genelde yüzlerini gizlemeyi tercih ediyorlar. Çekimden hoşlandıkları pek söylenemez. Tezgahlar arasında dolaşırken yorulan ve uykuya dalan pazarcıları görüyoruz. Bu pazarda tezgah başında uyumak çok normal.
Ruanda’da plastik poşet kullanmak yasak!
2008 yılında çevreyi kirlettiği ve uzun yıllar doğadan yok olmadığı için plastik poşet kullanımı yasaklanmış. Ülkede naylon poşete hiç bir yerde rastlanmıyor. Hatta Ruandalı yetkililer bu konuda o kadar hassas ki havaalanında yolcular ülkeye poşetle giremiyorlar.
Başkent Kigali’de motor taksiler çok yaygın.
Özellikle trafiğin yoğun olduğu zamanlarda motor taksiler çok iş yapıyorlar. Motor sürücüsünün olduğu gibi yolcuların da kask takma zorunluluğu var.
Dünyanın en kanlı katliamı Ruanda’da yaşandı!
Sömürgeci ülke Belçika'nın kabileler arasında ektiği düşmanlık tohumları neticesinde Hutu kabilesine mensup insanlar Tutsi kabilesine mensup insanları hunharca öldürmeye başlarlar. Katliam o kadar büyüktür ki 100 gün içerisinde bütün dünyanın gözü önünde 1 milyon civarında insan öldürülür. İç savaş 2005 yılına kadar sürer. Bir ülkenin yüzde 10 nüfusu yok edilir. Ziyaret ettiğimiz Soykırım müzesinde betonların altı tamamen katledilen insanlarla dolu.