Ayna’nın bu haftaki durağı 3 bin yıllık geçmişe sahip bir Kuzey Afrika ülkesi Tunus. Bir Afrika ülkesi ama Avrupa kıtasına çok yakın. Misafirperver ve güler yüzlü insanlarıyla da bize çok yakın bir ülke Tunus.

Kayravan şehrini sizler için geziyoruz. Peygamber Efendimizin vefatından 15 yıl sonra Hz Osman döneminde Hz Hasan’ın ve Hz Hüseyin’in içinde olduğu kutlu ordunun ayak bastığı topraklardayız.
 
Kayravan’da Cami-i Kebir adıyla da anılan Ukbe Bin Nafii Camii’ni getiriyoruz ekranlara. Sahabenin açtığı yolu izleyen Ukbe Bin Nafii bu topraklarda ikinci fethi gerçekleştirmiş, bu şehri ve bu camiyi inşa etmişti. Mağripte ilk ezan sesi bu camiden yükselmişti. Tunuslular o büyük kumandanın anısına şehirde bu camiden daha yüksek bir yapı inşa etmeyi yasaklamışlar.

Ayrıca Tunus’a ilk gelen İslam ordularında yer alan sahabe Ebu Zem’a El Belevi ve Peygamber Efendimizin berberi Ebu Lubabe El Ensari’nin kabirleri bu hafta  Ayna’da ekrana gelecekler arasında yer alıyor.

Bu sefer rotamızı Tunus’un en ilgi çeken şehirlerinden birisine, Matmata’ya çeviriyoruz. Matmata bir Berberi şehri. Yolculuğumuz sırasında bize, kimi zaman üzerinde hiçbir bitkiye rastlanmayan dağlar eşlik ediyor.  Zaten Matmata da böyle dağlar üzerine kurulu bir şehir. Bu şehrin en önemli özelliği ise insanlarının yüzyıllardır mağara evlerde yaşıyor olmaları. Ayna olarak Matmata’nın en çok ziyaret edilen evine gidiyoruz. Uzaktan bakıldığında büyük bir krater  çukurunu andırıyor bu evler. Yaklaştığımızdaysa bu çukurun evin avlusu olduğunu görüyoruz. Avlu etrafındaki odalarda hayat her evde olduğu gibi sürdürülüyor. Berberilerin ataları bu evleri özellikle savaşlardan ve diğer tehlikelerden korunmak için yapmışlar, yüzyıllar önce . Ama evlerin Tunus sıcağında serin, soğuk havalarda da sıcak olması yüzlerce yıllık bu alışkanlığı günümüze taşımış. Tunus’un tamamında yaklaşık olarak 3 bin mağara ev olduğunu öğreniyoruz. Özellikle Matmata ve çevresi mağara evlerin yoğun olduğu yerler. Matmata’da hayat yerin altında akıp gidiyor desek herhalde yanlış olmaz.

Ayna’nın yolculuğu daha da güneye doğru sürüyor. Dağlar yerini yavaş yavaş çöllere bırakmaya başlıyor ve Duz şehrine varıyor Ayna ekibi.  Duz şehrinde geleneksel kıyafetlerin dikildiği bir terzihane ve çöl ayakkabılarının imalatından görüntüler gelecek ekranlara.

Ayna ayrıca 3. yüzyıla ait, dünyanın en iyi korunmuş Anfi tiyatrosunu ve Tunuslular’ın geleneksel yemeği testi kebabını ekrana getirecek.