Ayna Afrika’nın toprak bakımından 3. büyük ülkesi Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde. Eski bir Belçika sömürgesi. BaÅŸkenti KinÅŸasa. Eski ismi Zaire olan Orta Afrika’daki bu renkli ülkeyi bizimle keÅŸfetmeye hazır mısınız?
Demokratik Kongo Cumhuriyeti kabileleri ve dilleri bol olan bir ülke.
200’ün üzerinde farklı kabile yaşıyor Demokratik Kongo’da. Her kabilenin de kendi dili var. Fransızca bu ülkenin resmi dili.
Dünya’da birbirine en yakın 2 baÅŸkent.
Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin baÅŸkenti KinÅŸasa’yla, Kongo Cumhuriyeti’nin baÅŸkenti Brazzaville dünyanın birbirine en yakın iki baÅŸkenti. Aralarından sadece Kongo nehri geçiyor.
Bu ülkede yük taşımacılığında puspuslar kullanılıyor.
Ağır yükler taşımak için Puspuslarda araç lastikleri takılı hep. Bu yüzden çok ağır yükler bile taşınabiliyor bu araçlarla. Tamamen insan gücüyle hareket eden Puspuslar Kongo’nun deÄŸiÅŸmez manzaralarından.
Ülke fakir ama destelerle paralar tezgahlarda açıkta duruyor.
BaÅŸkent KinÅŸasa’da dolaşırken açık havada döviz büroları görüyoruz. Ä°nsanlar rahat bir ÅŸekilde burada paralarını bozdurabiliyorlar. 1 Dolar yaklaşık 300 Demokratik Kongo Frangı yapıyor. Döviz bürolarında olduÄŸu gibi berberler de açık havada insanlara hizmet veriyor bu ülkede.
Demokratik Kongo dolmuşları bizim dolmuşlardan biraz farklı.
Aracın koltuklarını sökmüÅŸler, yerine de sıra sıra tahta oturaklar koymuÅŸlar. Böylece dolmuÅŸlar daha çok yolcu alabiliyor. DolmuÅŸ fiyatları indi-bindi 350 Kongo Frangı. Yani 60 kuruÅŸa yakın.
Merkez pazarda altın bile satılıyor.
Kongo’nun en büyük pazarını dolaşıyoruz. Adı Merkez Pazar. Yiyecekten, içeceÄŸe, iÄŸneden ipliÄŸe, giyim eÅŸyasından inÅŸaat malzemesine kadar her ÅŸey var bu pazarda. Sarraflar altınları seyyar camekanlarda satıyorlar. Tezgahın üzerinde satılanlar sarıya boyanmış sahte altın takılar. Camın içersinde ise gerçek altın takılar var.
Kesilmeyi bekleyen timsah tezgahta bekliyor.
Merkez pazarın et satılan bölümünü geziyoruz. Tezgahlarda canlı kaplumbaÄŸalar ve timsahlar dikkatimizi çekiyor. Aynı zamanda kesilip, parçalanmış timsah etleri de müÅŸteriye sunulmuÅŸ.
Afrika’da her kabilenin kendine ait bir kültürü var. Timsah etini çok seven bir kabile olduÄŸu gibi hayatlarında aÄŸzına timsah eti sokmamış ve sokmayacak bir sürü kabile de var. Yani kabileden kabileye yemek kültürü de deÄŸiÅŸiyor Afrika’da.
Gözümüzün önünde kurdu canlı canlı yiyor müÅŸteri.
Tezgahtaki kurtların 4 tanesi yarım Dolar. Bu kurtlar genelde Palmiye aÄŸaçlarının köklerinde bulunurmuÅŸ. Satın almak için gelen müÅŸteri canlı canlı kurdu midesine indiriyor oracıkta. Satıcı bayan da canlı termit karıncaları aÄŸzına atıyor. Net olan bir ÅŸey var; Kongo insanının damak tadı oldukça farklı.
Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin tek Müslüman yetimhanesini geziyoruz.
Yetimhane olarak ifade edilen bu yer aslında derme çatma bir binadan oluÅŸuyor. Her iki kazanda da fasulye piÅŸiyor. Ocakta piÅŸen yemek aÅŸ olacak aç yetimlere. 113 yetim çocuk var bu yetimhanede. Ülkede bu yetimhane haricindeki tüm yetimhaneler Hristiyanların kontrolünde.
